Cumhurbaşkanı Erdoğan, 20. Milli Eğitim Şurası'nda konuştu: (3)

"Çalışmaları tamamlanan Öğretmenlik Meslek Kanunu'nu inşallah kısa sürede Meclisimizin takdirine sunacağız" "Bu düzenleme sayesinde öğretmenlerimiz tarihte ilk kez kapsamlı ve bütüncül bir meslek kanununa kavuşacaklar" "Kadrolu öğretmen ile sözleşmeli öğretmen ayrımını ortadan kaldırıyoruz" "Öğretmenliği kariyer mesleği olarak tanımlayarak adaylık, öğretmenlik, uzman öğretmenlik ve başöğretmenlik için hak, görev ve sorumlulukları netleştiriyoruz" "10 yıllık uzman öğretmenler, eğitimlerini tamamlayıp sınavda başarılı oldukları takdirde 'başöğretmen' unvanıyla görev yapacaklardır" "Öğretmenlikte 10 yılını doldurmuş öğretmenlerimize 'uzman öğretmenlik' imkanını getiriyoruz" "Öğretmenlikte adaylık kaldırma sınavını artık bir kenara bırakıyoruz, bunun yerine öğretmenlerin mesleki gelişmeleri temelinde bir program uygulayarak adaylarımıza destek olacağız" "Eğitimlerini tamamlayan ve sınavdan başarıyla geçen uzman öğretmenlerimiz, hem bir derece alacak hem de maaşlarında 1000 lira artış olacaktır" "(Başöğretmenlere) Bu öğretmenlerimize ilave derece verecek, ayrıca maaşlarında da 2 bin lira artışa gideceğiz"

01 Aralık 2021 - 17:00
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, çalışmaları tamamlanan Öğretmenlik Meslek Kanunu'nu kısa sürede Meclise sunacaklarını belirterek, "Bu düzenleme sayesinde öğretmenlerimiz, tarihte ilk kez kapsamlı ve bütüncül bir meslek kanununa kavuşacaklar." dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi'nde düzenlenen 20. Milli Eğitim Şurası'nda konuştu.

Trafik kazasında hayatını kaybeden Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun'un, "En büyük amacım, öğrenme ve bilgiye ulaşma zevkini gençlere aşılama, onları ezberci ve sınava dayalı eğitim sistemine kurban ettirmemek" sözlerini hatırlatan Erdoğan, "Bu konuda en büyük ümidim ise sıra dışı öğretmenlerdir." ifadesini kullandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, öğretmenlerden önemli görevler beklediklerini vurgulayarak, "Tabii bunu yaparken de öğretmenlerimizin sesine kulak tıkamıyoruz. Öğretmenlerimizin özlük haklarını artırmayı, mali ve sosyal imkanlarını genişletmeyi, çalışma şartlarını iyileştirmeyi asla ihmal etmiyoruz." sözlerini sarf etti.

Erdoğan, son 19 yılda tarihi nitelikte pek çok adım attıklarına dikkati çekerek, "Türkiye ekonomisi güçlendikçe ortaya çıkan katma değerden, diğer meslek grupları ile birlikte öğretmenlerimizin de faydalanmasını sağladık. Başkaları öğretmenlerimizi tehditle meşgulken, biz son olarak 24 Kasım Öğretmenler Günü'nde bir müjdemizi daha eğitim camiamızla paylaştık. Çalışmaları tamamlanan Öğretmenlik Meslek Kanunu'nu inşallah kısa sürede meclisimizin takdirine sunacağız." diye konuştu.

Düzenleme sayesinde öğretmenlerin tarihte ilk kez kapsamlı ve bütüncül bir meslek kanununa kavuşacağını belirten Erdoğan, şöyle devam etti:

"Bu çalışma, öğretmenlerimizin mevcut haklarına ilaveten yeni mali, sosyal ve özlük hakları da sağlayacaktır. Öğretmenliği kariyer mesleği olarak tanımlayarak, adaylık, öğretmenlik, uzman öğretmenlik ve başöğretmenlik alanlarında hakları, görevleri ve sorumlulukları da netleştiriyoruz. Aynı şekilde, öğretmenlikte adaylık kaldırma sınavını artık bir kenara bırakıyoruz, bunun yerine, öğretmenlerin mesleki gelişmeleri temelinde bir program uygulayarak, adaylarımıza destek olacağız. Öğretmenlikte 10 yılını doldurmuş öğretmenlerimize uzman öğretmenlik imkanını getiriyoruz. Eğitimlerini tamamlayan ve yapılan sınavdan başarıyla geçen uzman öğretmenlerimiz, hem bir derece alacaklar hem de maaşlarında 1000 lira artış olacaktır. Yüksek lisans yapmış öğretmenlerimiz ise sınavdan muaf tutulacaktır. 10 yıllık uzman öğretmenler, eğitimlerini tamamlayıp sınavda başarılı oldukları takdirde başöğretmen unvanıyla görev yapacaklardır. Yine bu öğretmenlerimize ilave bir derece verecek, ayrıca maaşlarında da 2000 lira artışa gideceğiz. Doktora yapmış öğretmenlerimiz ise bu sınavdan muaf tutulacaktır."

- "Öğretmenlerimizin ek göstergelerini 3600'e çıkarıyoruz"

Öğretmenlere kariyer basamaklarında ilerleme imkanı sunarken, lisansüstü eğitim için de çok önemli teşvikler vereceklerini anlatan Erdoğan, şunları kaydetti:

"Bunun yanı sıra birinci derecedeki öğretmenlerimizin ek göstergelerini daha önce söz verdiğimiz şekilde 3600'e çıkarıyoruz. Ayrıca sözleşmeli öğretmen ile kadrolu öğretmen ayrımını da ortadan kaldırıyoruz. Mecburi hizmet hariç, özlük hakları, atamalar, mazeret tayinleri başta olmak üzere sözleşmeli öğretmenlerimiz kadrolu öğretmenlerimizle aynı haklara sahip olacaklar. Tüm bu hususları içeren Öğretmenlik Meslek Kanunu'nun çok yakında Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin takdirine sunulmasını planladık. Bu tarihi reformun tüm öğretmenlerimize şimdiden hayırlı uğurlu olmasını temenni ediyorum. Öğretmenlerimizin de mesleklerinin kutsiyetine ve hassasiyetine uygun biçimde görevlerini layıkıyla yapmayı sürdüreceklerine inanıyorum."

- "Rövanşizm peşinde değiliz"

Erdoğan, hayatın dinamizmi içinde, eğitimle ilgili taleplerin, önceliklerin ve beklentilerin de değişmesinin doğal olduğunu vurguladı.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"İmkanlar dahilinde bir muhasebe yapmak, uygulanan politikaların güçlü ve zayıf yönlerini tespit etmek, ihtiyaçlar çerçevesinde yeni kararlar almak, eğitimde gelişmenin olmazsa olmazıdır. Eğitimde mükemmele ulaşma çabası, eleştirilecek, yerilecek değil, takdir edilecek, alkışlanacak bir tavırdır. Eğitimle ilgili çalışmalarımızı yap bozdan ziyade eskinin kazanımlarını da koruduğumuz yeni bir inşa ve tekamül süreci olarak görüyoruz. Biz başkaları gibi eğitime ideolojik gözlüklerle bakmıyoruz. Biz başkaları gibi rövanşizm peşinde de değiliz. Biz sadece sorunları çözmenin, yanlışları düzeltmenin peşindeyiz. Biz tüm evlatlarımızı geleceğe daha nitelikli, daha kalifiye, daha donanımlı bir şekilde hazırlamanın çabasındayız."

- "Her türlü makul öneriyi değerlendirmeye hazırız"

Kimden gelirse gelsin Türkiye'nin meseleleri ile ilgili yapıcı eleştirilere sonuna kadar açık olduklarını dile getiren Erdoğan, şunları paylaştı:

"Türk eğitim öğretim sistemini çok daha ileriye taşıyacak her türlü makul öneriyi değerlendirmeye hazırız. Katarlı öğrenciler hadisesinde olduğu gibi tamamen yalan yanlış bilgilerle evlatlarımızın hayallerinin çalınması da elbette hoş karşılayamayacağımız bir konuydu. Doğrudan gençlerimizin geleceğini ilgilendiren hususlarda siyasetçilerin mesuliyet duygusu ile hareket etmesi, bin düşünüp bir söylemesi şarttır. Önümüzdeki dönemde medya mensupları ve siyasetçiler başta olmak üzere, millete karşı sorumluluğu olanların daha hassas davranacaklarına inanıyorum."

"Ortaöğretimde, profesörlerin müdürlük yapması" çağrısını yineleyen Erdoğan, "İstiyorum ki ortaöğretimde profesörlerimiz gelsinler, okullarımıza müdür olsunlar. Ortaöğretime farklı bir zenginlik kazandıracaktır. Bu çağrımı daha önce de yaptım, bugün bu vesile ile yine yapıyorum. Çünkü ortaöğretimde de yani profesörlerimizden okullara müdür olanlar birkaç tane var. Onlara da özellikle takdirlerimi ve saygılarımı sunuyorum. Bunu yaygınlaştırmanın çok çok önemli olduğuna da inanıyorum." diye konuştu.

Konuşmaların ardından, Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer, günün anısına Cumhurbaşkanı Erdoğan'a, tablo şeklinde hazırlanan Talim Terbiye Başkanlığının kuruluşuna ilişkin kararları hediye etti.

Üç gün sürecek Şura'nın açılışına, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer, Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, AK Parti Genel başkanvekilleri Binali Yıldırım ve Numan Kurtulmuş ile AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hayati Yazıcı da katıldı.

(Bitti)​​​​​​​