CHP Sözcüsü Öztrak, MYK toplantısına ilişkin açıklama yaptı: (2)

"Cumhur İttifakı'nın getireceği seçim barajı yüzde 7 olsa ne olur, yüzde 5 olsa ne olur? Millet seçim barajını değil, sandığı bekliyor" "İdlib Rusya'nın elinde, Afganistan İran'ın elinde Türkiye'ye karşı kullanılabilecek stratejik bir koza dönüşmüştür. Avrupa ise ne yazık ki bu meselelere, 'Parayı veririm, Türkiye'yi göçmen gettosu yaparım' anlayışıyla bakmaktadır" "Avrupalı dostlarımız şunu bilsin ki Avrupa'nın sınırı Kapıkule'den başlamaz. Gürbülak'tan başlar. Herkes planını bu gerçeğe göre yapsın. Karşımızdaki bu beka sorununa, devlet aklıyla ciddi bir stratejiyle, yoğun bir diplomasiyle tepki vermek zorundayız"

CHP Sözcüsü Öztrak, MYK toplantısına ilişkin açıklama yaptı: (2)
31 Ağustos 2021 - 17:45
CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Faik Öztrak, "Cumhur İttifakı'nın getireceği seçim barajı yüzde 7 olsa ne olur, yüzde 5 olsa ne olur? Millet seçim barajını değil, sandığı bekliyor." dedi.

CHP Merkez Yönetim Kurulu (MYK), Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu başkanlığında toplandı.

Toplantı devam ederken açıklamada bulunan Parti Sözcüsü Öztrak, kontrolsüz göç ve sığınmacı sorununun, Türkiye'nin en önemli beka sorunu haline geldiğini savundu.

İdlib'de, dünyanın dört bir yanından gelmiş yüz binlerce savaşçının, patlamaya hazır bomba gibi beklediğini iddia eden Öztrak, "Buralarda işler bir kez daha kızışırsa milyonlarca insan İdlib'den sınırlarımıza akar. Bunların içinde de binlerce radikal ülkemize girer. Bu da bir kabus olur." diye konuştu.

Faik Öztrak, şöyle devam etti:

"İran, Afganistan'dan akıp gelen göçmenleri sadece seyrediyor. Bu gelenlerin içinde radikal bir takım unsurlar var mı, yok mu? Erdoğan dahil, bunu kimse bilmiyor. Çok açık konuşalım. İdlib Rusya'nın elinde, Afganistan İran'ın elinde, Türkiye'ye karşı kullanılabilecek stratejik bir koza dönüşmüştür. Avrupa ise ne yazık ki bu meselelere, 'Parayı veririm, Türkiye'yi göçmen gettosu yaparım' anlayışıyla bakmaktadır. Bu ahlaksız teklifleri Erdoğan kabul etse de bizim kabul etmemiz, rıza göstermemiz mümkün değildir. Avrupalı dostlarımız şunu bilsin ki Avrupa'nın sınırı Kapıkule'den başlamaz. Gürbülak'tan başlar. Herkes planını bu gerçeğe göre yapsın. Karşımızdaki bu beka sorununa, devlet aklıyla ciddi bir stratejiyle, yoğun bir diplomasiyle tepki vermek zorundayız."

Irak'ta düzenlenen "Bağdat İşbirliği ve Ortaklık Konferansı"na çok sayıda devlet başkanının katılırken Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın katılmadığını dile getiren Öztrak, "Sebep, 'Taliban ile masaya otururum' diyen Erdoğan, Sisi ile beraber masaya oturamadı. Dış politikayı şahsileştirmenin sonucu ne yazık ki budur. 'Bölgemizde bizden habersiz kuş uçmaz' diye caka satarken bir de bakmışsınız bölgede kurulan masalara oturamaz hale gelmişsiniz. Ülkemiz bu diplomatik yalnızlığı mutlaka aşmak zorundadır. Bölgemizdeki meselelere bölge ülkelerinin çözüm üretmesi, inisiyatif alması esastır. Yoksa, bölge dışı ülkeler kendi çözümlerini dayatacak, 'çözüm üretiyoruz' diyerek, yeni sorunlar üreteceklerdir. Irak'ta, Suriye'de, Afganistan'da yaşadıklarımız, bunu bize öğretmiştir." değerlendirmesinde bulundu.

İktidar olmaları halinde bölgede huzur, barış ve istikrar oluşturmayı hedefleyecek "Ortadoğu Barış ve İşbirliği Teşkilatı"nı kuracaklarını açıklayan Öztrak, bölgenin sorunlarını yine bölge ülkeleriyle beraber çözeceklerini söyledi.

- Büyüme rakamlarına değindi

Öztrak, 2021'in ikinci üç ayına ilişkin milli gelir rakamlarının yarın açıklanacağını belirterek, geçtiğimiz yılın ikinci yarısının, salgının Türk ekonomisini en sert vurduğu dönem olduğuna işaret etti.

Geçen yıl ikinci çeyrekte, milli gelirin yüzde 10,3 gerilediğini aktaran Öztrak, şunları kaydetti:

"Top yere ne kadar sert çarparsa, o kadar da yükseğe çıkar. Ekonomide buna 'baz etkisi' denir. Hem baz etkisiyle hem de pandemi döneminde olağanüstü kredi genişlemesinin etkisiyle, büyümede, geçen yıla göre ciddi bir sıçrama göreceğiz. Ama ekonomik faaliyet hacmini bir önceki çeyrekle mukayese ettiğimizde, farklı bir tablo, bir yavaşlama göreceğiz. Saman alevi gibi büyüme, sürekli ve sürdürülebilir büyümeden farklıdır. Erdoğan ne yazık ki 19 yılda, bu ikisi arasındaki farkı bir türlü öğrenemedi. Pandemide milleti borca batırdılar. G-20'nin gelişen ekonomileri içinde, en çok kredi veren ekonomi Türkiye. Buna karşın aynı grupta, en az doğrudan gelir desteği veren üçüncü ekonomi de Türkiye. Bol kepçeden verilen kredilerle, büyümenin sürekliliğine ve sürdürülebilirliğine büyük darbe vuruldu."

Öztrak, iktidara gelmeleri durumunda salgın nedeniyle alınan borçların kolaylıkla ödenebilmesi için gereken her tedbiri alacaklarını dile getirerek, borçları mutlaka ödenebilir hale getireceklerini ifade etti.

Eurostat verilerine göre son bir yılda tüm Avrupa'da konut fiyatlarının en hızlı arttığı ülkenin Türkiye olduğuna dikkati çeken Öztrak, başta İstanbul olmak üzere, büyük şehirlerdeki konut fiyatlarında ve kiralarda çok ciddi sıçramalar yaşandığını vurguladı.

Diğer tarafta da son bir yılda inşaat girdi maliyetlerindeki olağanüstü artış ve ekonomideki belirsizliklerin yeni konut yapımlarını tehdit ettiğine işaret eden Öztrak, "İşte İnşaat Müteahhitleri Konfederasyonu, çimento fiyatlarındaki fahiş artışlara dayanamayarak 2 Eylül’de 'Harç bitti, yapı paydos' demeye hazırlanıyor. Türkiye tarihinde, böyle bir durumla ilk kez karşılaşıyoruz." görüşünü paylaştı.

TÜİK'in makyajlı verileriyle bile enflasyonun yüzde 19 olduğunu belirten Öztrak, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Dünya üzerinde en yüksek enflasyona sahip 12'nci ekonomiyiz. Ama turpun büyüğü de heybede. Kuraklık bu yıl sadece ormanlarımızı yakmakla kalmayacak mutfaklarımızı da kavuracak. Gıda fiyatları üzerindeki baskı kışın daha da artacak. Hidroelektrik üretim düştüğü için, ötelenen enerji zamları da dikkate alındığında, ilerleyen günlerde elektrik fiyatları da hızla artacak. İstihdam derseniz o cephede de değişen bir şey yok. 2019'un son çeyreğinde gerçek işsiz sayımız 6,4 milyondu, bugün 9 milyon. Onca krediye rağmen, işsizlik zirvede dolaşmaya devam ediyor. Bir yandan artan hayat pahalılığı, bir yandan artan işsizlik milleti yoksulluk girdabında bunaltıyor.

Erdoğan Türkiye'yi, 'istihdamsız büyüme' kavramıyla tanıştırmıştı. Şimdi de 'yoksullaştıran büyüme' kavramıyla tanıştırdı. Ama Erdoğan'a sorarsanız, Türkiye 'yeni bir şahlanış' içindeymiş. Ne demiş atalarımız, 'Olsayı bulsaya vermişler, hiç doğmuş.' Erdoğan'ın durumu tam da bu. Düne kadar, 'IMF defteri kapanmıştır, bir daha açılmayacaktır' diyen, kerameti kendinden menkul 'IMF bizden beş milyar dolar istedi' hikayeleriyle övünen Erdoğan, şimdi çıkmış IMF'den gelen 6,3 milyar dolar parayla caka satıyor. Bu ne perhiz bu ne lahana turşusu?"

- Soruları yanıtladı

CHP Sözcüsü Faik Öztrak, açıklamalarının ardından soruları yanıtladı.

Sezgin Baran Korkmaz'ın Türkiye'ye iadesinin kabul edildiği yönündeki açıklamalar sorulan Öztrak, "Sezgin Baran Korkmaz, ülkemizde de suç işlemiştir. Dolayısıyla böyle bir talebin yapılması normaldir. Ülkemize iadesi kararı doğrudur ama bildiğim kadarıyla süreç henüz tamamlanmamıştır. Aynı zamanda ABD'ye verilmesi konusunda da bir başka talep vardır. Umarım, Sezgin Baran Korkmaz, ABD'ye verildiğinde bu ülke ve bu ülkenin yöneticileriyle ilgili yeni bir kol bükme konusu haline gelmez ve Türkiye'ye iade edilir." dedi.

Öztrak, sosyal medya alanında yapılacak düzenlemeye ilişkin soru üzerine, şöyle konuştu:

"Açıkçası mevcut hükümetin sosyal medya konusunda yapacağı düzenlemelere maalesef bugüne kadarki uygulamaları ışığında bakmak gerek. Bugüne kadar yapmış oldukları uygulamalar da bu iktidarın sürekli otoriterleştiğini gösteriyor. İktidar öyle görünüyor ki sosyal medyada kendisiyle ilgili getirilen eleştirilerden rahatsız. Bu eleştirileri önlemek için de sosyal medyada bir düzenleme yapmak istiyor. Ama ne yaparsa yapsınlar millet bunların ne yaptığını görüyor, notlarını veriyor, bir an evvel ellerine tasdiknamelerini verip evlerine göndermek için sandığın önüne gelmesini bekliyor."

Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından açıklanan İnsan Hakları Eylem Planı sonrası atılan adımları nasıl yorumladığına dair soruyu yanıtlayan Öztrak, "Bir ülke düşünün ana muhalefet lideri hak, hukuk, adalet diyerek dünyanın en uzun yürüyüşünü yapmış. Mevcut hükümetin bugünkü uygulamalarına dönüp baktığınız zaman çok ciddi ihlallerle karşı karşıya olduğumuz açık insan hakları konusunda. Ne kadar eylem planları açıklarlarsa açıklasınlar, bunların hiçbirine uymuyorlar." ifadesini kullandı.

HDP Eş Genel Başkanı Mithat Sancar'ın şeffaf ittifak için çağrı yaptığı yönündeki soruyu da yanıtlayan Öztrak, bu konuda daha önce yaptıkları açıklamaların geçerli olduğunu vurguladı.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun, iktidar olmaları durumunda KHK'lıların göreve iade edileceğini söylediği hatırlatılarak, bunun nasıl yapılacağı sorulan Öztrak, "Genel Başkanımızın söylediği son derece açıktır. Yargı kararı olmadan, kararnamelerle işinden edilen herkesi, görevine iade edeceğiz, yeter ki teröre bulaşmamış olsun." dedi.

- "Kadıköy ilçe başkanımızın yaptığını doğru bulmuyoruz"

CHP Kadıköy İlçe Başkanının 30 Ağustos kutlamaları sırasında kaydedilen görüntülerini nasıl değerlendirdiği yönündeki soru üzerine Öztrak, "Kadıköy İlçe Başkanımızın yaptığını doğru bulmuyoruz." değerlendirmesinde bulundu.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın seçim barajına ilişkin, "yüzde 7" açıklamasına nasıl baktıkları yönündeki soru üzerine de Öztrak, şu yanıtı verdi:

"Cumhur İttifakı'nın getireceği seçim barajı yüzde 7 olsa ne olur, yüzde 5 olsa ne olur? Millet seçim barajını değil, sandığı bekliyor. Bir ittifak seçim yasalarıyla oynamaya başladıysa siyaseten sonu gelmiştir. Bu Cumhur İttifakı'nı baraj altında kalma korkusunun sardığını gösteren bir karardır. Milletin gerçek gündemi geçimdir. Yangın, sel felaketleri ve buradaki hükümetin yönetim beceriksizliği milletin vicdanını yaralamıştır. Buharlaşan 128 milyar dolar ve bunun sonucunda başına gelenler milletimizi derin sıkıntılara sokmuştur. Artık geçim için de seçimin bir an evvel yapılması ve bu yönetme kabiliyetini kaybetmiş kadroların iş başından gitmesi gerekmektedir."

Eski Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar'ın açıklamalarından bir gün sonra "İçi boş işler" dediği belirtilerek, "Siz bu fikir değiştirme durumlarını nasıl değerlendiriyorsunuz?" şeklindeki soru üzerine Öztrak, eski bakanın açıklamalarında bunun nedenlerinin ve ipuçlarının olduğunu dile getirdi.

Öztrak, bu konuda "yürekli bir cumhuriyet savcısının" harekete geçmesi gerektiğini kaydetti.

(Bitti)