CHP'li Ağbaba'dan tam kapanma sürecinde alkol yasağı getirileceği iddialarına ilişkin açıklama:

CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba, Kovid-19 ile mücadele kapsamında 29 Nisan'dan 17 Mayıs'a kadar sürecek tam kapanma döneminde alkol yasağı getirileceği iddialarına ilişkin, "Bu iddialar doğruysa bir an önce vazgeçilmesini istiyoruz." ifadesini kullandı.

Ağbaba, yaptığı yazılı açıklamada iktidarın Kovid-19 salgın sürecini yönetemediğini, bu nedenle Türkiye'nin vaka sayısında Avrupa'da birinci, dünyada da ilk beşte olduğunu belirtti.

Ekonomik tedbirler alınmadığı için 125 bin esnafın kepenk kapattığını, sokak çalışanlarından kafe-bar çalışanlarına kadar kitlesel işsizlik olduğunu savunan Ağbaba, iktidarın salgın yönetimini siyasallaştırdığını savundu.

Salgın tedbirleri kapsamında belirlenen kapanma takvimi içinde alkol satışı yasağı uygulanacağı iddiaları olduğunu belirten Ağbaba, "Bu, kahvehaneleri kumarhane gibi gören anlayışın bir sonucudur. Tekrar soruyoruz, lebalep kongrelerde, binlerce insanın katıldığı cenazelerde bulaşmayan virüs, nasıl oluyor da üç beş kişinin bulunduğu tekel bayilerinde, büfelerde, kuruyemişçilerde bulaşıyor?" değerlendirmesini yaptı.

"Dünyanın herhangi bir ülkesinde virüs kısıtlaması nedeniyle alkolü tüm günlerde yasaklayan başka bir ülke var mı?" sorusunu yönelten Ağbaba, bu yapılanın özel yaşama, insanların yaşam tarzına açık bir müdahale olduğunu ifade etti.

Koronavirüs bahanesiyle salgınla alakalı alakasız her şeyin yasaklandığını savunan Ağbaba, şunları kaydetti:

"Bu yasak ruhsat verdikleri tekel bayilerini, büfeleri ve kuruyemişçileri cezalandırmaktır. Pandemiyle mücadeleyi bahane ederek olayı siyasal hale getirmektedir. İnsanların kişisel özgürlüklerini o kadar kısıtladılar ki ülkeyi duvarları olmayan bir cezaevine dönüştürdüler.

İnsanlar zaten tedbirler nedeniyle kısıtlanmış hissederken bu anlamsız yasaklarla iyice boğulur hale geldi. Bu durum karaborsacılığı, sahte içki tüketimini de artıracaktır. Bu yasaklar pandemiyle mücadeleden ziyade bir toplum mühendisliği yapıldığını göstermektedir. Bu iddialar doğruysa bir an önce vazgeçilmesini, yanlışsa da İçişleri Bakanlığı tarafından bir an önce açıklama yapılıp konunun netleşmesini istiyoruz."